Almanya, bilindiği üzere inşaat teknolojileri alanında dünya liderlerinden biri... Yüksek standartlara sahip yenilikçi yaklaşımları, dijitalleşme, inovasyon, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik gibi özellikleri içeren projeleri tasarlama, hayata geçirme ve güçlü mühendislik altyapısıyla tanınıyor. Almanya’nın ileri hedeflere yönelmesinin en temel prensiplerinden bir tanesi sanırım insan yaşamı ve haklarına verdikleri önem. Yazılı olmayan ama genel olarak yerleşen “disiplin” kavramı, kurallara sıkı sıkıya bağlılık, zaman yönetimi ve terminlerde hassaslık, insan yaşamını etkileyen konularda esnetilmeyen hukuk uygulamaları ve teknolojinin insan temelli olması oldukça dikkat çekiyor. Ve bu unsurlara verilen önemin topluma hissettirilmesi, inşaat yapım ve bakım yöntemlerinde de kalitenin üst seviyede tutulmasını sağlıyor.
YAZAN: İnş. Müh. Muharrem Akpınar / Araştırmacı Yazar, Çevreci Aktivist
Mühendislik sınırlarını zorlayan bir teleferik projesi
Bu çerçevede ülkede önemli projelere de imza atılıyor... Bunlardan biri bir teleferik projesiydi. Almanya’nın ve hemen sınırında bulunan Avusturya’nın en önemli doğal güzelliklerinden olan 2.962 metre yüksekliğiyle zirvedeki “Eiskapelle Buzul Kaplıcası”; dağ altındaki doğal gölü ve panoramik manzarası ile yıllardır yoğun talep gören, ziyaretçi çeken bir turistik noktaydı ve zirve için yeni bir teleferik inşası gerekiyordu. Bu kapsamda Bavyera Alpleri’nin en yüksek ve en soğuk noktalarından olan Zugspitze Dağı’na 2016 yılında mühendislik sınırlarını zorlayacak yeni bir teleferik planlamasına başlandı. Zugspitzbahn olarak geçecek teleferik, planlayıcılarından yüksek taleplerde bulunan bir projeydi. Dünyada tek olarak uygulanan 4,5 kilometrelik uzunluk ve yüzde 46 düşey eğimi olan bir topoğrafyaya sahipti. Zirvede ziyaretçilere ayrılan geniş alanlar için Zuspitze’nin zirve geometrisini engellememek adına katı jeolojik gerekliliğin karışılanması, mevcut teleferiğin olabildiğince uzun süre hizmet vermesinin istenmesi, mevcut binanın korunma talebi ve bunlarla beraber devam edecek olan yeni binanın ve teleferik inşaasının operasyonel süreçlerinin birlikte ilerlemesi gerektiği gibi zorlular içeriyordu. Dış yükler olarak tabir edilen rüzgar yükü, kar yükü ve -33 derecelerin görüldüğü don faktörleri gibi bir dağ zirvesinde olabilecek en zorlu koşulları sürekli hissettirmesi ve çalışma koşullarını zorlaştırması ise diğer sorunlardı. Multidisipliner mühendislik tasarımlarının hatasız planlaması, hesaplanması ve yapılmasıyla mümkün olabilen bir çalışma gerekiyordu.
Tasarım, planlama ve mühendisliğin bir arada çalışması zorunluydu
Proje, mühendislik sınırlarını zorlayan ve rekorlara imza atan sarkaçlı veya askılı teleferik sistemi üç dünya rekoru da kırdı. 127 metrede 1950 metrelik çelik kolon yüksekliği ile en yüksek irtifa farkını aştığı gibi, istasyonun başından zirveye 3213 metrelik rotasıyla en uzun açıklığa sahipti. 120 kişilik kabini ile saate yaklaşık 480 kişi taşıyabilen teleferik mevcutta yer alan teleferikten 3 kat daha fazla ziyaretçi taşımasıyla biriken kuyrukların önüne geçerek 50 yıl önce inşa edilen teleferiğin yerine yeni bir teleferik inşa edilmesi ziyaretçiler açısından çok değerli olmuştu. 2962 metrede inşa edilen yapının zeminin panoramik cam kaplamalarla oluşturulması tasarım, planlama ve mühendisliğin bir arada çalışmasını daha da zorunlu kılmıştı.
Mühendislik ve mimari, tüm çağlarda olduğu gibi bilimin, teknolojinin gelişimine büyük katkı sunmuş ve bu konuda zorlayıcı olmuştur. Bu projede de istenilen bir talebin yerine getirilmesi için inşaayla birlikte yürüyen teknolojinin lokomotifi olan elektro mekanik aksamın, mevcudun dışında yeni bir anlayışla gerçekleştirilmiş olması, yapım kültürünün çok önemli bir faktör olduğunu tekrar gösteriyor.
Şimdi de, zirve yolculuğunda manzara severlere yardımcı olan 120 kişilik kabinin yüzde 46 düşey eğimde 2962 metreye çıkması için 3213 metrelik rotada 10.6 metre/saniye hızla saatte 4 sefer yapmasını sağlayan teknoloji ürünü motorlara gelelim. Böyle bir sistemi rüzgar ve hava koşullarından bağımsız olarak yılda 365 gün kesintisiz hizmet verecek şekilde sorunsuz çalışabilecek şekilde tasarlamak, ancak motor, sürücü ve diğer makinelerin mükemmel etkileşimiyle mümkün oluyor. Burada güçlü çift motorlu tasarım devreye giriyor ve 800 kilowatt’lık 3 fazlı, yüksek enerji verimliliğine sahip iki AC motoruyla zorlu koşullar altındaki kesintisiz zirve yolculuğu tamamlanıyor.
ŞANTİYE®
Daha iyi yapılar için...
4 Ağustos 2025
Türkiye'nin en ESKİ ve en çok ZİYARET EDİLEN şantiyesi: ŞANTİYE®...
İnşaata dair "KAYDADEĞER" ne varsa... 1988'den bu yana...
Şantiye®nin ürettiği, derlediği ve yayınladığı içeriklerde öncelik “KAMUSAL YARAR”dır...
Ve yayınlanan içeriğin “ÖZEL” olmasına özen gösterilir...
BASILI DERGİ + E-DERGİ + SANTİYE.COM.TR + SOSYAL MEDYA + DİJİTAL PLATFORMLAR...
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye®, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 42 bin E-Bülten abonesi ve 100 bin sosyal medya takipçisi-bağlantısıyla inşaat sektörünün en önemli iletişim platformlarından biri olmaya her ortamda devam ediyor... 1988'den bu yana...
Şantiye® ayrıca yapı sektörüne "Şantiye'nin Yıldızı Ödülü", "Yılın Yeşil Yapı Malzemesi / Teknolojisi Ödülü" ve "Şantiyeden Kareler Fotoğraf Yarışması" gibi farklı organizasyonlarla da katkı sunuyor.
Şantiye®nin son sayısı da dahil 1988 yılından bugüne kadar yayınlanan TÜM SAYILARINA E-Dergi olarak göz atmak için lütfen tıklayın...
Şantiye®, başta ABONELERİ olmak üzere 2020-2025 yıllarında ilan veren firmalar ABS Yapı, Akyapı, Alumil, Anadolu Motor (Honda), Alkur, Ak-İzo, Altensis, Arbiogaz, Aremas, Arfen, Artus, Assan Panel, Asteknik, Atos, Batıçim, Baumit, Bentley Systems / Seequent, Betek, Betonblock, Borusan CAT, Bosch Termoteknik, Bostik, BTM, Buderus, Bureau Veritas, Chryso, Çimsa, Çuhadaroğlu, Çukurova Isı, Deutsche Messe, Duyar Vana, DYO, Efectis ERA, Ekomaxi, Elkon, Emülzer, Eryap, Filli Boya, Fixa, Fullboard, Form Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri, Form MHI (Mitsubishi Heavy Industries) Klima, Garanti Leasing, GF Hakan Plastik, Gökçe Brülör, Grundfos, Hannover Fairs, Hilti, IQ Alüminyum (by Deceuninck), İNKA, İntek, İpragaz, İstanbul Teknik, İzocam, İzoser, Kalekim, Knauf, Knauf Insulation, Komatsu, Köster, Kuzu Grup, LG, Marubeni, Masdaf, Master Builders Solutions, MBI Braas, Meiller Kipper (Doğuş Otomotiv), Messe Frankfurt, Messe München/Agora Tur., Mekon, Mitsubishi Chemical, Molecor, Nalburdayim.com, NETCAD, ODE, Ökotek, Özler Kalıp, Özpor, Panasonic, PERI, Pimakina, Polyfibers, Polyfin, Prefabrik Yapı / Hekim Holding, Prometeon, Ravago, Rehau, Saint Gobain Türkiye, Samsung, Saray Alüminyum, Schüco, Selena (Tytan), Sentez Mekanik, Serge Ferrari, Shell, Siemens, Sistem İnşaat, Soudal, Sika, Şişecam, Temsa, TMS, Tekno Yapı, Türk Ytong, Tremco illbruck, Vaillant, Vekon, Viessmann, Wermut, Wielton, Wilo, Winsa, XCMG, Xylem ve ZF'nin değerli katkılarıyla hazırlanmaktadır.
ABONE OLMAK İÇİN
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 2.100 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp; ardından dekontu, açık adresinizi ve fatura bilgilerinizi (şahıs ise TC kimlik no; firma ise vergi dairesi-numarası) santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.
