Yapı malzemeleri sektöründe son dönemde organize ettiği “Baumit Akademi”, “Baumit Akademi Yollarda”, “Geleceğimizi Mantoluyoruz”, “İki Mimar”, “Baumit ile Usta Sensin” gibi önemli projeler, ve piyasaya sürdüğü, ortam neminin yüzde 40-60 arasında tutulmasını sağlayan “KLİMA” ürün grubu ile üç boyutlu yazıcı “BAUMİNATÖR” gibi inovatif ürünleriyle dikkat çeken Baumit, pandemi döneminde önemi daha da artan “SAĞLIKI YAŞAM ALANI” konusunda da ciddi çözümleriyle fark yaratıyor. Bu kapsamda geçtiğimiz yıllarda “Viva Araştırma Parkı” adıyla Avrupa’nın en büyük yapı malzemeleri araştırma-geliştirme parkını faaliyete geçiren firmadaki söz konusu çalışmalar hakkında Baumit Satış ve Pazarlama Direktörü Erdil Dinçer’den bilgiler aldık... Dinçer, “İş yapış modellerimiz, Ar-Ge çalışmalarımız ve hizmetlerimizin tümü insanların ‘Sağlıklı’, ‘Enerji Verimli’ ve ‘Güzel’ yapılarda yaşamalarına yönelik” diyor...
Röportajı, 383. sayımızın E-Dergi versiyonundan da okuyabilirsiniz: https://edergi.santiye.com.tr/383/34/
Şantiye: Öncelikle önemli bir yapı malzemesi üreticisi olan Baumit’in Covid-19 salgınında neler yaptığını merak ediyoruz... Bu olağandışı dönemde ne tür refleksleriniz oldu, neler yaşadınız?
Erdil Dinçer: Salgın tabii ki tüm insanlar ve işletmeler için beklenmeyen, geçmişte hiç tecrübe edilmemiş bir ortam yarattı. Fakat Baumit olarak Avusturya merkezli global bir yapının parçası olduğumuzdan hızlı bir reaksiyon gösterdik. Bağlı bulunduğumuz Schmid Industrie Holding’de öncelik insan ve insan sağlığıdır. Bu, hem çalışanların hem de toplum sağlığını kapsar. Öncelikle üretimi bölümlere ayırdık ve çalışan arkadaşlarımızın birbirlerine en az temas edeceği yöntemleri uyguladık. Ofislerde de benzer yöntemleri izledik. Ofiste çalışan sayımızı düzenledik ve sınırladık. Bu ve benzeri önlemlerle salgını atlatmaya çalışıyoruz.
Şantiye: Sektör bu durumdan sizce nasıl etkilendi ve etkilenecek? Yapı malzemeleri ve inşaat sektörü için ne öngörüyorsunuz? Salgın inşaat sektöründe neleri değiştiriyor?
Erdil Dinçer: Sektörü en çok Nisan ve Mayıs aylarındaki sokağa çıkma yasakları etkilemişti. Normalde bir şantiyenin cumartesi ve pazar tatili bile yoktur ama o dönemde birçok şantiye kapalıydı ve her şey durmuştu. Neyse ki bu çok uzun sürmedi. Onun dışında salgın ve alınan önlemler yapı renovasyonlarını da etkiledi. Mart ve Nisan aylarında yoğunlaşmaya başlayan ısı yalıtımı ve mantolama işleri vatandaşın sağlıkla ilgili kaygılarından dolayı oldukça azaldı. Salgın sürecinde doğal olarak apartman sakinleri yaşadıkları binanın etrafına kurulan bir iskelede insanlar olsun istemediler. Birçok iş iptal edildi. Haziran ayındaki normalleşmeyle birlikteyse sektör kısmen de olsa hareketlenmeye başladı. Ama bu süreç ne zaman biter, önümüzdeki günlerde nelerle karşılaşırız, ne tür tedbirler alınması gerekir, onu zaman gösterecek. Şu anda ne desek yanlış olur.
Yapı sektörünün geleceği açısından ise sektörde her ne kadar makine, ekipman ve teknolojiden yoğun bir şekilde yararlanılsa da büyük oranda insan gücüne dayanan bir sektör. Fakat salgının yapı sektöründe değiştirdiği şeyler de var şüphesiz... En başta da “Sağlık” geliyor. Tüm dünyada trendler “Sağlık” kavramı etrafında şekillenmeye başladı. İş dünyası da bu trend etrafında kendini yeniden şekillendiriyor. Aslında söz konusu sağlıklı yaşam trendi 2000’li yıllarında başlarından beri gündemde kendine yer ediniyordu fakat korona ile birlikte zirveye çıktı. Sağlıklı yaşamın üç bileşeni var. Biri “Beden Sağlığı ve Spor”, bir diğeri “Sağlıklı Beslenme”, diğeri ise “Sağlıklı Yaşam Alanları”.
Spor ve sağlıklı beslenme konusunda yirmi yıldır kademe kademe farkındalık artmasına rağmen sağlıklı yaşam alanlarına olan ilgi ancak salgından sonra yükselmeye başladı ve farkındalıkta son aylarda çok dikkat çekici bir ilerleme kaydedildi. Örneğin, elektrik süpürgesi reklamlarında sadece gürültüsünden bahsedilirken salgın ile birlikte bu cihazların evin içinde bıraktığı partiküllerden bahsedilmeye ve sağlıkla ilişkilendirilerek farkındalık yaratılmaya başlandı.
“Sağlıklı Yaşam Alanı” çok önemli bir kavram. Araştırmalar, insan hayatının yüzde 90’ının kapalı alanlarda geçtiğini kanıtlıyor. Dolayısıyla insanın en temel ihtiyacının “Hava” olduğu noktada yaşam alanlarının sağlıklı olması da kaçınılmaz hale geliyor. Yaşam alanlarını oluşturan yapı malzemelerinin de bu durumda kilit bir role sahip oldukları anlaşıldı. Daha doğrusu, biliniyordu da son dönemde daha çok vurgulanmaya başlandı. Yapı malzemelerinin insan sağlığı üzerine etkilerine odaklanıldı. Yani bir ortamda solunan hava, içinde bulunulan yapıyı oluşturan tüm yapı malzemeleriyle temas eden bir yapıya sahip. Dolayısıyla çok önemli bir konu.
Bunun dışında korona sonrası “Sağlıklı Yaşam Alanı” hassasiyeti, konut tercihlerini de çok değiştirdi. Bahçeli, geniş balkonlu, teraslı evlere ilgi inanılmaz derecede arttı. Yani salgın yapı sağlığı konusunda ciddi bir katalizör etkisi yarattı.
Şantiye: Baumit olarak bu gelişmelerin neresindesiniz?
Erdil Dinçer: Baumit olarak insanların “Sağlıklı”, “Enerji Verimli” ve “Güzel” yapılarda yaşamalarını istiyoruz. İş yapış modellerimiz, Ar-Ge çalışmalarımız, hizmetlerimiz hep bu üç önemli kelime üzerinde şekilleniyor.
“Sağlık” ise bunlar ilki... Avrupa’nın en büyük yapı malzemeleri araştırma-geliştirme parkını faaliyete geçirdik. Viva Araştırma Parkı adı verilen parkta 20 metrekarelik 14 model ev var. Her evin içinde 33 sensör bulunuyor ve bu sensörler 365 gün boyunca kesintisiz takip ediliyor. Evlerin her biri bir pencere ve bir kapıdan oluşan tek odalı evler. Duvarların yanı sıra evlerin dış ve iç katmanları beton, tuğla, masif ahşap ve farklı iç ve dış cephe yapı malzemeleri ile inşa edildi. Burada temel amacımız, ortalama kullanıcı davranışlarının simüle edilerek, türlerine göre yapı malzemelerinin yaşam konforuna olan etkilerini ölçmek ve değerlendirmek. Odaklandığımız konu, yapı malzemelerinin insan sağlığı üzerine etkileri ve insan sağlığıyla en uyumlu yapı malzemelerini nasıl dizayn edebileceğimiz. Viva Araştırma Parkı’ndaki çalışmalarda Viyana Tıp Üniversitesi Çevre Hijyeni ve Çevre Tıbbı Bölümü, Avusturya Yapı Biyolojisi ve Ekolojisi Enstitüsü ile FH Burgenland Deneysel Bilimler Üniversitesi ile iş birliği içerisindeyiz.
İçeriğe bağlı olarak değişiklik göstermekle birlikte nihai sonuçlar farklı alanlarda faaliyet gösteren kurumlar tarafından da kontrol ediliyor ve değerlendiriliyor. Yapı türlerinin ve bina malzemelerinin güçlü ve zayıf yönlerini değerlendirebiliyoruz. Müşterilerimizin tüm problemlerine özel öneriler ve çözümler sunulabiliyoruz. Ayrıca tabii ki Baumit ürünlerinin ve çözümlerinin etkilerini kanıtlamak için testler gerçekleştiriyoruz. Bununla birlikte sonuçlar kendi Ar-Ge departmanımız tarafından, markamızın mevcut ve geliştirilen yeni ürünlerinin iyileştirilmesi için kullanılıyor.
Bu kapsamda ilk çıkan ürün grubumuz ise şimdilik 9 üründen oluşan “Klima” oldu. Bu ürünler iç mekan iklimini iyileştirmek üzere tasarlandılar. Klima sıva, doğal kireç taşı içeren mineral bazlı bir sıva. Nefes alabiliyor ve doğal nem düzenleyici görevi görüyor. Bu etki mikro gözenekli yüzeyi ile katbekat artıyor. Standart iç mekan sıvaları ile karşılaştırıldığında çok daha kısa sürede daha fazla nem emebiliyor. Nemi azalttıktan sonra iç mekan havasına yavaşça ve eşit şekilde yeniden veriyor.
"KLİMA ÜRÜNLERİ ODADAKİ BAĞIL NEMİN YÜZDE 40-60 ARALIĞINDA KALMASINI SAĞLIYOR. BU ORAN İSE KORONA VİRÜSÜN YAŞAM ŞANSI BULAMADIĞI BİR NEM ARALIĞI..."
Klima ürünüyle sıvaya, düzgün bir satıh oluşturma işlevinin yanında çok çok önemli ve önemli günden güne anlaşılan bir işlev yükleniyor. Klima sıva ve boya sistemleri ortam nemini ideal oran olan yüzde 40 ila 60 arasında tutulmasına yardımcı oluyor. Ortamdaki nem yüzde 60’ın üzerine çıktığında o nemi bünyesine emmeye başlıyor. Yüzde 40’ın altına düştüğünde de bünyesine emdiği nemi ortama veriyor. Sürekli o mekanı yüzde 40 ile 60 arasında tutmaya çalışıyor. Ki bu nem aralığı çok önemli. Çünkü yapının içindeki küf, mantar, bakteri, alerjen ve virüs bu nem aralığında yaşam şansı bulamıyor. Hatta yapılan son araştırmalara göre odadaki bağıl nemin yüzde 40 ile 60 arasında olduğu ortamlarda korona virüs de yaşam şansı bulamıyor. Klima sıvadaki kireç içeriği saldırgan mikro organizma riskini önemli ölçüde azaltıyor. 12-13 arasındaki yüksek pH değeri ise mantar ve bakterilere karşı dirençli olmasını sağlıyor. Buna ek olarak sıvanın antistatik yüzeyi küçük toz partiküllerinin birikmesine izin vermiyor; bu şekilde iç mekanda sağlıklı, temiz ve hoş bir ortam oluşmasını sağlıyor.
Şantiye: Baumit, yapı malzemesi üreticileri arasında pazarlama faaliyetleriyle de oldukça öne çıkan, fark yaratan bir firma... Baumit Akademi Yollarda, videolarınız, sosyal sorumluluk çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Erdil Dinçer: Biz bir şirketin varlık nedeninin topluma katma değer yaratmak olduğuna inanıyoruz. Tabii ki ticaret yapıyoruz, para kazanmak bir mecburiyet; fakat bu bir sonuçtur, amaç değil. Baumit olarak Avrupa’nın bir numaralı ısı yalıtım firmasıyız ve sektörün amiral gemisiyiz. Ürün portföyümüz çok geniş. Dolayısıyla müşteri ihtiyaçlarını geniş alternatiflerimiz arasında rahatça karşılayabiliyoruz ve doğru çözümü sunma konusunda kapasitemiz çok yüksek.
Isı yalıtımını ise, Türkiye’de bu zamana kadar yapıldığı gibi sadece kişilerin bireysel olarak maddi anlamda tasarruf sağlanması amacıyla gerekli olan bir konu olarak görmüyoruz. Daha da önemli olan sağlık, çevre, doğa ve gelecek nesillere karşı olan sorumluluklarımız. Doğal kaynakların kullanılması açısından tasarrufu önemsiyoruz. Dolayısıyla tüm faaliyetlerimiz bu düşüncenin merkezinde, bu kapsamda ilerliyor. Faaliyetlerimizin kökeninde sorumluluklarımız var. Fayda sunmayı, bilgilerimizi paylaşmayı ve bilinçlendirmeyi önemsiyoruz.
Merkez binamızda faaliyet gösteren Baumit Akademi böyle bir proje. Hiçbir ticari beklentisi ve kaygısı yok. Baumit Akademi olarak inşaat firmalarından bayilere, akademisyenlerden yalıtım konusunda bilgi almak isteyen apartman sakinlerine kadar yapıya ilgi duyan herkese ulaşmayı hedefliyoruz. Baumit Akademi Yollarda projemizde ise Ali Baba minibüsüyle, ısı yalıtımıyla ilgili bilgilendirmeler yapmak amacıyla Türkiye’nin her yerine gidiyor. Bir yandan ürünlerimiz, uygulamalar, teknikler ve trendler konusunda bilgiler aktarılırken diğer taraftan da sorulara çözüm yolları sunuluyor.
“Geleceğimizi Mantoluyoruz” projemiz vasıtasıyla ise genç nesilleri enerji verimliliği, küresel ısınma, iklim değişikliği gibi konularda bilgilendirmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken de çocuklara farkındalık yaratılmasını sağlayacak hediyelerimiz oluyor. Yeni öğretim dönemi için de farklı projelerimiz vardı ama okulların açılıp açılmayacağı tam olarak belirsiz. Bu kapsamda yine Ali Baba okullarda eğitimler verecek ve konuyla ilgili tasarladığımız kitaplar dağıtılacaktı.
Bu iki faaliyetimiz dışında “Kendin Yap” tarzı bilgilendirici içeriklerin üretildiği “İki Mimar” ve “Baumit ile Usta Sensin” isimli video serilerimizi yayınlama başladık. Evlere kapandığımız bugünlerde bu yararlı videoların çok ilgi göreceğini tahmin ediyoruz. "Baumit Akademi", "Baumit Akademi Yollarda" ve "İki Mİmar" ve "Usta Sensin" videoları için:
https://www.youtube.com/user/BaumitTurkiye
Şantiye: Yurtdışında geçtiğimiz dönemde tanıttığınız üç boyutlu yazıcınız Bauminatör’den de bahsedebilir misiniz?
Erdil Dinçer: Yapı sektöründe teknolojik gelişime öncülük eden şirketlerden biriyiz. Bu teknolojilerden birisi ise Bauminatör adını verdiğimiz üç boyutlu yazıcı. Baumit Bauminatör sayesinde yapı için tasarlanan fonksiyonel ya da dekoratif her fikri kolay ve hızlı bir şekilde hayata geçirilebiliyor. Mimarların, tasarımcıların ve imalatçıların bugüne kadar üretilmesi imkânsız olarak düşünülen yeni formları, modülleri ve yapı elemanlarını oluşturabilmeleri için Bauminatör eşsiz imkanlar sunuyor ve dijital ortamdaki tasarımlarınızı doğrudan 3D objelere dönüştürüyor. Aynı zamanda yapmak istediğiniz objenin boyutuna bağlı olarak, donatılarla da güçlendirilebiliyor.
Bauminatör Videosu için: https://www.youtube.com/watch?v=wBnoD_XQsXk
27 Eylül 2020
Şantiye
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 35 bin e-bülten abonesi, 15 bini aşkın takipçiye sahip facebook ile 2 bin 500 takipçiye sahip instagram sayfaları ve 16 bin linkedin bağlantısıyla inşaat sektöründe hedef kitleye erişimin en verimli ve hızlı çözümü olmaya dijital ortamlarda da devam ediyor... 1988'den bu yana basılı yayıncılıkta olduğu gibi...
Abone Olmak için
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 120 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp, dekontu ve açık adresinizi santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.