Gebze’de çöken ve aynı aileden 4 kişinin ölümüne neden olan bina faciasını değerlendiren İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Genelde bu tip binalar kendi kendilerine çökmezler. Binaların statik ve mimari projeleri vardır, belediyeden ruhsat alarak yapılırlar. Ancak bu bilimsel ve teknik gerekçelere uyulmadığında maalesef benzer acılarla karşılaşıyoruz.” dedi. Vatandaşları binalardaki çatlaklara karşı dikkatli olmaları konusunda uyaran Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Binada çatlak varsa mutlaka test yaptırılmalı. Eğer o çatlağa el veya parmak girebiliyorsa bina risklidir. Bu durumda bina derhal boşaltılmalıdır. Ufak çatlaklarda ise birkaç aylık bir zaman olabilir ama beklemek bile risklidir.” diye konuştu.
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı ve İSG Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, Gebze’de çökenve aynı aileden 4 kişinin ölümüne neden olan bina faciasını değerlendirdi. Türkiye’de benzer olayların artık “alışılmış bir trajediye” dönüştüğünü belirten Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Daha önce Konya’da da benzer bir bina çökmesi olayı yaşanmıştı. Genelde bu tip binalar kendi kendilerine çökmezler. Binaların statik ve mimari projeleri vardır, belediyeden ruhsat alarak yapılırlar. Ancak bu bilimsel ve teknik gerekçelere uyulmadığında maalesef benzer acılarla karşılaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kolon kesilmesi olabilir!
Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, Türkiye’deki birçok çökme vakasında en kritik nedenin kolon kesilmesi olduğunu dile getirerek, “Aşağıda bir alanı genişletmek, oto galerisi ya da fırın yapmak için kolonların kesildiğine çokça şahit oluyoruz. O zaman binanın mevcut statiğini bozmuş oluyoruz. Kesilen kolon tarafındaki zayıflama, küçük depremler ya da zemin oynamalarıyla binanın mukavemetini kaybetmesine ve çökmesine neden olabiliyor.Burada böyle oldu demiyorum ama benim kanım yine burada da bir kolon kesilmesi olduğu şüphesini öne çıkarıyor.” diye konuştu.
Denetlemelerde de eksiklik var!
Bu tür ihlallerin yalnızca müteahhit ya da bina sahibiyle sınırlı olmadığını kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Denetlemelerde eksik kalıyoruz. Yeterli denetim elemanımız olmuyor veya denetleme bittikten sonra mevcut şartlar değiştirilebiliyor. Örneğin yangın yönetmeliğine göre iki kaçış noktası olması gereken bir binada, sonradan bir merdivenin daireye katıldığını görebiliyoruz. Bu tip durumlar, ölümcül bir ihmaldir. Savcılık da olaya el atmış durumda zaten. O incelemenin sonucunda belli olacaktır. Yanlışlardan ders çıkarmamız lazım. Bu tür olayları sürekli yaşıyoruz. Her sene bir tane, iki tane bina kendi kendine çöküyor.” ifadesinde bulundu.
Ayasofya ayaktaysa bizim binalar niye çöksün?
Binaların “eski” olmasının tek başına çökme nedeni olamayacağını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Bina eski mi diye hemen soruluyor. Oysa Ayasofya Camii ayakta duruyorsa, Sultanahmet Camii hâlâ ayaktaysa, 50 yıllık bir bina ‘eski’ olamaz. Tek problem, binaları istenilen standartlarda yapmamamız veya sonradan statiğini bozmamızdır.” ifadesinde bulundu.
Çatlaklar uyarı veriyor…
Vatandaşları binalardaki çatlaklara karşı dikkatli olmaları konusunda uyaran Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Binada çatlak varsa mutlaka test yaptırılmalı. Eğer o çatlağa el veya parmak girebiliyorsa bina risklidir. Bu durumda bina derhal boşaltılmalıdır. Ufak çatlaklarda ise birkaç aylık bir zaman olabilir ama beklemek bile risklidir. Kentsel dönüşümün hızlanması gerekiyor. Bir an önce buna bir çözüm bulunması gerekiyor. Belediyelere başvurularak karot testi yaptırılabilir. Bu test betonun dayanıklılığını ölçer. C25 ve üzeri dayanım gerekir ama özellikle 90’lı yıllardan öncesi binalarda beton kalitesi çok düşük çıkıyor. Testten geçemeyen binalar için boşaltma kararı veriliyor, ancak vatandaşlar ‘nereye gideceğiz’ korkusuyla bu testleri yaptırmaktan çekiniyor.” şeklinde konuştu.
“İhmal var, ama kimde olduğu incelemeyle ortaya çıkar”
Gebze’deki olay özelinde kesin bir yargıda bulunmanın erken olacağını, ancak ortada açık bir ihmal bulunduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Nuri Bingöl, “Durup dururken hiçbir bina kendi kendine çökmez. Depremde bile çöken binaların müteahhitleri yargılanıyor. Demek ki bir ihmal var. Ancak ihmal kimde? Kolon mu kesildi, bina yapıldığı zaman nasıl bir malzeme kullanıldı, kim denetledi, bunların hepsi savcılık soruşturmasıyla ortaya çıkacak. İhmal var, ama kimde olduğu incelemeyle ortaya çıkar.” şeklinde sözlerini tamamladı.
ŞANTİYE®
Daha iyi yapılar için...
30 Ekim 2025
Türkiye'nin en ESKİ ve en çok ZİYARET EDİLEN şantiyesi: ŞANTİYE®...
İnşaata dair "KAYDADEĞER" ne varsa... 1988'den bu yana...
Şantiye®nin ürettiği, derlediği ve yayınladığı içeriklerde öncelik “KAMUSAL YARAR”dır...
Ve yayınlanan içeriğin “ÖZEL” olmasına özen gösterilir...
BASILI DERGİ + E-DERGİ + SANTİYE.COM.TR + SOSYAL MEDYA + DİJİTAL PLATFORMLAR...
İnşaat sektörünün buluşma noktası Şantiye®, “Güven”i temsil eden “Basılı bir Yayın” olma özelliğinin yanı sıra yenilenen web sitesi, Turkcell Dergilik ve Türk Telekom E-Dergi gibi mobil uygulamalardaki varlığı, 42 bin E-Bülten abonesi ve 100 bin sosyal medya takipçisi-bağlantısıyla inşaat sektörünün en önemli iletişim platformlarından biri olmaya her ortamda devam ediyor... 1988'den bu yana...
Şantiye® ayrıca yapı sektörüne "Şantiye'nin Yıldızı Ödülü", "Yılın Yeşil Yapı Malzemesi / Teknolojisi Ödülü" ve "Şantiyeden Kareler Fotoğraf Yarışması" gibi farklı organizasyonlarla da katkı sunuyor.
Şantiye®nin son sayısı da dahil 1988 yılından bugüne kadar yayınlanan TÜM SAYILARINA E-Dergi olarak göz atmak için lütfen tıklayın...
Şantiye®, başta ABONELERİ olmak üzere 2020-2025 yıllarında ilan veren firmalar ABS Yapı, Akyapı, Alumil, Anadolu Motor (Honda), Alkur, Ak-İzo, Altensis, Arbiogaz, Aremas, Arfen, Artus, Assan Panel, Asteknik, Atos, Batıçim, Baumit, Bentley Systems / Seequent, Betek, Betonblock, Borusan CAT, Bosch Termoteknik, Bostik, BTM, Buderus, Bureau Veritas, Chryso, Çimsa, Çuhadaroğlu, Çukurova Isı, Deutsche Messe, Duyar Vana, DYO, Efectis ERA, Ekomaxi, Elkon, Emülzer, Eryap, Filli Boya, Fixa, Fullboard, Form Endüstri Ürünleri, Form Endüstri Tesisleri, Form MHI (Mitsubishi Heavy Industries) Klima, Garanti Leasing, GF Hakan Plastik, Gökçe Brülör, Grundfos, Hannover Fairs, Hilti, IQ Alüminyum (by Deceuninck), İNKA, İntek, İpragaz, İstanbul Teknik, İzocam, İzoser, Kalekim, Knauf, Knauf Insulation, Komatsu, Köster, Kuzu Grup, LG, Marubeni, Masdaf, Master Builders Solutions, MBI Braas, Meiller Kipper (Doğuş Otomotiv), Messe Frankfurt, Messe München/Agora Tur., Mekon, Mitsubishi Chemical, Molecor, Nalburdayim.com, NETCAD, Nexans, ODE, Ökotek, Özler Kalıp, Özpor, Panasonic, PERI, Pimakina, Polyfibers, Polyfin, Prefabrik Yapı / Hekim Holding, Prometeon, Ravago, Rehau, Saint Gobain Türkiye, Samsung, Saray Alüminyum, Schüco, Selena (Tytan), Sentez Mekanik, Serge Ferrari, Shell, Siemens, Sistem İnşaat, Soudal, Sika, Şişecam, Temsa, TMS, Tekno Yapı, Türk Ytong, Tremco illbruck, Vaillant, Vekon, Viessmann, Wermut, Wielton, Wilo, Winsa, XCMG, Xylem ve ZF'nin değerli katkılarıyla hazırlanmaktadır.
ABONE OLMAK İÇİN
Bir yıllık abonelik bedelimiz olan 2.100 TL (6 Sayı, KDV Dahil)'yi TR70 0001 0008 5291 9602 1550 01 IBAN no’lu hesabımıza (Ekosistem Medya) yatırıp; ardından dekontu, açık adresinizi ve fatura bilgilerinizi (şahıs ise TC kimlik no; firma ise vergi dairesi-numarası) santiye@santiye.com.tr adresine e-posta veya 0532 516 03 29 no’lu telefona WhatsApp / SMS aracılığıyla ulaştırabilirsiniz.










